Bir Çay Daha Lütfen - Katharinne Branning


Katharine Branning
Kaynak Kitaplığı 
390 sayfa

“Ayrılırken arkamdan seslenen insanlar, yolculuğumun su gibi akıp gitmesi için bir dua olmak üzere arkamdan su döken kadınlar oldu. Otobüslere bindiğimde çiçekler, hediyeler sunuldu. Benim kendi ailem bana bu şekilde bir sevgi ve ilgi göstermedi, ya seninki Lady Mary?” Yukarıdaki sözler ve elinizdeki eserde okuyacağınız daha nice samimi ifade bir-iki günlük turistik seyahatten geriye kalan geçici hatıraların bakiyesi değil. Otuz yılı aşkın süredir ülkemizi, özellikle de Anadolumuzu karış karış harmanlayan Amerikalı bir modern zaman seyyahının, Katharine Branning’in, bizlere ve ülkemize tuttuğu aynadan mektuplara dökülmüş dostane akisler… 18. Yüzyılda ülkemizde yaşamış olan İngiliz sefirinin eşi Lady Montagu’nün ailesine ve dostlarına yazdığı ve o dönem Türkiye’sini resmeden yirmi beş mektubuna mukabil Branning, günümüz Türkiye’sine dair enfes gözlemlerin yer aldığı mektuplarıyla Lady Montagu’yle üç asır sonrasında hasbihal ediyor. Katherine’nin aralıklarla gidip geldiği 30 yıllık Türkiye serüveni Fransa’da derste gördüğü bir Gök Medrese slaytıyla başlıyor. Türkiye’de darbe gibi büyük toplumsal olaylara da şahit olmakla birlikte Branning insana eğiliyor ve Türk insanının belki kendisinin bile farkında olmadığı birçok yerinde tespitte bulunuyor. Lady Montagu’ye hitaben yazılan bu keyifli mektuplar aslında Türkiye halkına hitap ediyor. Bizi bir dostun gözüyle kendimize dışarıdan bakmaya davet ediyor.''



Bir kitap,bazen sadece ismi ile bazen ise görsel'i ile çağırır sizi..İşte bu kitap,benim için öyle kitap'lardan biri..Ne anlattığını pekde önemsemiştim ilk başta,fakat arka kapağına göz atınca kesinlikle okumam gerektiğini anladım.

Bu kitap, Lady Montagu'nun ülkemizde kaldığı 13 ay boyunca sevdiklerine yazdığı mektupların izini yine mektuplar aracılığı ile sürüyor.Yazar,hikayelerini,yaşadıklarını,gözlemlerini kendisinden çokca etkilendiği Lady Montagu'ya hitaben bir mektup'muşcasına bizlere sunuyor.(Lady Montagu,Sefaret Mektupları)

Kitap,27 bölüm yani 27 mektup'tan oluşuyor.Bu 27 bölüm'de gerek tarih'imize dair ilginç detayları keşfetmek,gereksebir yabancı'nın gözünden Türkiye'yi deneyimlemek mümkün.Okudukça epey şaşırdığım noktalar oldu.Bazen sıkıldım ama genel anlamda beğendim bu ilginç kitabı..Bazı anlatımlar çokca iyimser geldi,bazen belkide onların gözünden öyle dedim.Değişik bir bakış açısı edindim..

Yalnız belirtmek isterimki her daim anı'ların anlatıldığı bir gezi kitabı değil bu kitap,günümüze dair de birçok detay mevcut,daha çok bir ülke hakkında fikir sahibi edebilecek tarz'da desem..

Yani kısaca kendi türkünü bir yabancıdan dinlemek gibi bu kitap..

Göz atmanızı ve okumanızı öneririm..

Bol kitap'lı günler..

Sevgiler..




10 yorum:

  1. ben bunun videosunu izlemiştim kadına hayran olmamak elde değil yani :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) ben izlemedim bişey diyemiyeceğim o yüzden..

      Sil
  2. bende acikcasi simdi merak ettim.Acaba türkiye hakkinda neler yazmis neler anlatmak istemis.Ins düsündügüm ve tahmin ettigim seyler degildir. En kisa zamanda bende okumak isterim

    Mein Blog/Blogum

    YanıtlaSil
  3. Tv haberlerinde birkaç kez rastlayınca böh dedirtmişti. Hele ki yazar basın toplantısında kendi yazdığı kitabı dahi okuyamayacak kadar bozuk bir Türkçeye sahip olunca ister istemez şüpheleniyorum, kitabı kim yazdı? Babamın alınçaklar listesin de okuduğum zaman fikirlerimi yazarım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. esasında türkçesi kitapta anlatıldığına göre fena değil,ama kendiside yazmamış olabilir..çok sevdim diyemem,merakla bekliyorum yorumlarını..

      Sil
  4. selam canım nasılsın.yazamadığım gibi takip de edemiyorum bu aralar.aklımdasınız .sevgiler

    YanıtlaSil
  5. daha önce engin noyan'ın "oma"sını okumuştum oda türkiyeye gelin gelmiş bir almandı. o kitap çok güzeldi o yuzden bu tarz kitaplara ayrıca bi merakım var.

    şimdi okudugun kitabı ise seveceksin gibime geliyor ;)

    YanıtlaSil

1 yorum 1 mutluluk :)